Osmanlı Mimarisinde Tarikat Yapıları, Tekkeler, Zaviyeler ve Benzer Nitelikteki Futuvvet Yapıları

Kitap Türkçe Tarih× Sanat Tarihi× Osmanlı×

Künye:

Yazarlar:

Ahmet Işık DOĞAN

Ekle

Emeği Geçenler:

Ekle

Yayın Yılı:

1977

Yayın Yeri:

İstanbul

Yayıncı:

İTÜ Mimarlık Mühendislik Fakültesi Yayınları

Cilt:

Basım Kaydı:

Sayfa Sayısı:

335

ISBN:

İçerik Dosyası:

Web adresi:

Web adresi henüz eklenmemiş. Eklemek için düzenle simgesine tıklayınız.

Operatör:

Selçuk Karademir

Güncelleyen:

Zeynep Karakaş

Özet:

“İslamiyet’te Tarikatler’in ve ilk Tarikat Yapılarının Ortaya Çıkışları” bölümünde, tarikat yapılarını oluşturan kurumların kaynaklarına işaret edilerek, İslamiyet’in evriminde Tasavvuf akımının ve bu akım içindeki örgütlenmelerin hangi neden ve etkenlerle ortaya çıktıkları belirtilmiştir.
“Osmanlı İmparatorluğu’nda Tarikat ve Fütuvvet Yapılarını Oluşturan Kurumlar” bölümünde 14. yüzyıl başlarında Türk-İslam göçleriyle Anadolu’ya gelen bir takım sosyal ve dini örgütlerin fetihle açılan yeni toprakların iskan ve kolonizasyon eyleminde oynadıkları role dikkat çekilmiş, bu örgütlerden araştırmamızda ele aldığımız yapıları oluşturan iki zümrenin, Tarikatlere bağlı Dervişler’in ve Fütuvvet ilkeleri çerçevesinde Anadolu’da sağlam bir dayanışma birliği kuran Ahiler’in çok yönlü eylem alanlarına işaret edilerek, Ortaçağ Anadolusu’ndaki etkinlikleri belirtilmiştir.

“Yapıların Ayrımı” bölümünde, sözü edilen bu kurumlarca ortaya çıkarılan çeşitli niteliklerde yapılar incelenerek, Anadolu-Türk mimarisinde özgün bir tür oluşturan bu yapılar sistemli bir tipoloji içinde tanıtılmış ve yorumlanmıştır.

Sonuç olarak, ortaya çıktıkları zamanın özgün koşulları göz önünde bulundurularak, Tarikat ve Fütuvvet yapılarının karşılıklı ilişkileri tartışılmış, bu yapıları bir bütün olarak Osmanlı mimarisi geleneğindeki yerleri değerlendirilmiştir.

“Yapıların Ayrımı” bölümünde, sözü edilen bu kurumlarca ortaya çıkarılan çeşitli niteliklerde yapılar incelenerek, Anadolu-Türk mimarisinde özgün bir tür oluşturan bu yapılar sistemli bir tipoloji içinde tanıtılmış ve yorumlanmıştır.

Sonuç olarak, ortaya çıktıkları zamanın özgün koşulları göz önünde bulundurularak, Tarikat ve Fütuvvet yapılarının karşılıklı ilişkileri tartışılmış, bu yapıları bir bütün olarak Osmanlı mimarisi geleneğindeki yerleri değerlendirilmiştir.